Kategori: Sulu Yemekler

  • Beğendik Abi – Urla

    Beğendik Abi – Urla

    Yıllardır Ege gezileri yaparız ama bir türlü Urlayı görememiştik. Aylardan Nisan, bu kez haftasonu için valizimizi toplayıp Urla’ya doğru yola çıkıyoruz. Urla, İzmir’e yaklaşık 35 – 40 km mesafede küçük bir sahil kasabası. Boy boy enginarlar ve binbir çeşit ot diyarı Urla. Akşam otele kendimizi atıp (Yorgo Seferis) derhal sahile çıkıyoruz. Limana bakan 3 – […]

  • Zeughauskeller – Zürih – İsviçre

    Zeughauskeller – Zürih – İsviçre

    Yurtdışı kayak tatillerimizin başlangıç noktası genellikle Zürih oluyor. Defalarca geldiğimiz bu şehirde artık uğramadan dönemediğimiz bir Restaurant var; Zeughauskeller. İsviçre, daha çokta Alman mutfağı olan bu mekan, otantikliği ve damağımıza uygun lezzetleri ile bizi çekiyor. Turistik mekanlara olan antipatimizden ilk gelişimizde girmekle girmemek arasında kalmıştık. Ama şimdi anlıyoruz ki bu mekan, Büyük Şehirlerin boyalı böcek […]

  • Meraklis Taverna – Simi

    Meraklis Taverna – Simi

    Eğer bir Rodos gezi planınız varsa buna mutlaka günübirlik Simi’yi de dahil edin. Zira çok yakın (Aslında Datça’ya çok daha yakın; 8 km). Tekne ile bizim Kaş – Kaleköy arası kadar. Yaklaşık bir saatlik bir tekne seyahatinden sonra varabilirsiniz. Tekne Rodos’tan kalkıp, Simi’ye doğru giderken Datça sahillerinden yaklaşık 100 – 200 metre kadar açıktan geçiyor. […]

  • Zekeriya Sofrası – Datça

    Zekeriya Sofrası – Datça

    Datçada canınız şöyle güzel bir ev yemeği mi istedi? Çok gezinmenize gerek yok, merkezede Zekeriya Sofrası sizleri bekliyor. Zekeriya bey harikulade bir esnaf lokantası işletmekte. Aslen İnegöllü olan ve Almanya’dan kesin dönüş yaptıktan sonra burayı açan Zekeriya bey’in çalışanlarının tamamı Datça’lı hanımlar. Durum böyle oluncada ev yemeği lezzeti kaçınılmaz olmakta. Knidos dönüşü, Datçaya yemek yemek […]

  • Şarabi – Beyoğlu

    Şarabi – Beyoğlu

    Hemen Çiçek Pasajı’nın girişinde yer alan bu restaurant, daha doğrusu “Şarapevi” epeydir denemek istediğim bir yerdi. Restaurant’nın alt katında Tophaneye kadar uzanan bir su geçidinin sarnıç bölümü olduğundan da çok merak ediyordum. İstiklal’de öğlende serseri mayın gibi restaurant ararken algıda seçicilik olduğundan sanırım ayaklarım kendiliğinden “Şarabi”den içeri giriverdi. İçeride hiç müşteri yoktu. Servis veren görevliden […]

  • Pandeli – Mısır Çarşısı

    Pandeli – Mısır Çarşısı

    Beyazıt’tan başlayan mini gezimizde, sahaflar, kapalı çarşı, bedesten ve şark kahvesinden sonra Mahmutpaşa üzerinden Mısır Çarşısına doğru yöneldik. Batur için bu gezi ilginçliğini sürdürüyordu. Mahmutpaşa’daki o insan güruhu görülmeye değerdi. Ben bile buranın kalabalığı unutmuşum. O kalabalığı yara yara Mısır çarşısına doğru inerken çığırtkanların “gelll gelll ne alırsan 10 liraaa” seslerine, seyyar satıcıların sesleri karışmaktaydı. […]

  • Hacı Abdullah Lokantası

    Hacı Abdullah Lokantası

    Hacı Abdullah, İstiklal caddesinde Ağa camii’nden girdikten yaklaşık 60 – 70 metre kadar sonra sol kolda yer alan, 1980’lerde esnaf lokantası olarak yemek yediğimiz fakat yakaladığı lezzet sayesinde turistik hüviyet kazanan estetik bir lokantadır. Kuruluş yılı bile çok estetik; 1888. Dar cepheli girişindeki duvarlar çeşit çeşit renkli komposto kavanozları ile renklenir. Sonra arkaya doğru yemeklerin […]

  • Çanak – Acıbadem

    Çanak – Acıbadem

    Bir zamandır Acıbademdeki Çanak hakkında olumlu referanslar gelmekteydi, fakat bir türlü gidememiştik. Bugün Zafer’lerle birlikteyken yemek için Antebi’yi önerdi. Orası müsait olmadığından 100 – 150 metre ilerideki Çanak’ı denemek için fırsat doğmuş oldu. Ağırlıkla Gaziantep mutfağından çeşitler içeren bir menüye sahip. Restaurant 3 – 4 bölgeden oluşmakta. Kapıdan girişte, daha önceden apartmanın bahçesi olduğu belli […]

  • Çiya Sofrası – Kadıköy

    Çiya Sofrası – Kadıköy

    İlk restaurantları 1987’de Kadıköy Balıkçılar çarşısının biraz ilerisinde lahmacun ve kebapçı olarak açılmış. Bidiğimiz Çiya sofrası ise 1998 de 2. restaurant’ın açılışı ile başlamış. Amaç Güneydoğu ve Doğu mutfağındaki özgün yemeklerin unutulmamasını sağlamak ve İstanbulda bu lezzeti arayan damakları mutlu edebilmek. Yani bir ideal uğruna başlayan bu restaurant, kısa bir süre sonra ise 3. dükkan. […]

  • Kuru Fasulye – Süleymaniye

    Kuru Fasulye – Süleymaniye

    Bugün yaptığımız tarihi yarımada turunda Balat Fener Rum Lisesi’nden başladık. Selda’nın alanına girmek istemiyorum ama bir iki resim koymadan da duramayacağım. Cağaloğlu’ndan devam ederek Sultanahmet – Ayasofya – Topkapı Sarayı güzergahı ile Süleymaniye’de turu sonlandırdık. Epeydir İÜ çevresinde gezinmemiştik. İyi geldi. Yağmurun da durduğu bir zaman dilimine denk geldiğinden keyifli bir gezi oldu. Batur, Selimiye […]

  • Kanaat Lokantası – Üsküdar

    Kanaat Lokantası – Üsküdar

    Kanaat’i yazarken yorumsuz başlığı altına sadece resimleri koymayı planlıyordum. Ama yazmadan duramayacağım. Timur Selçuk – Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın… Yaklaşık 75 yıldır hizmet vermekte olan ve artık kült bir restaurant haline gelmiş olan Kanaat’i çok uzun yıllardır Rumelili bir aile yönetmekte. Yaklaşık 65 kişinin çalıştığı tesiste çalışanların hizmet ortalaması 30 yıl. Bu nedenle lezzette, […]

  • Fehmi Lokantası – Kadıköy

    Fehmi Lokantası – Kadıköy

    Batur’un PSP’sine yeni oyunlar almak Kadıköy’e indiğimizde, aç karnına Yazıcıoğlu’na girmek olmaz diye önce yemek faslına giriştik. Yaklaşık 90 yıldır Kadıköy’de işletilmekte olan ve en son 1990’lı yıllarda gittiğim Fehmi lokantasına gitmek en kolayı olarak gözüktü. Zaten Batur acıktım diye sızlanırken, başka alternatif arayamadık. Fehmi’nin kapısına geldiğimizde pek tanıyamadım, zira yılların Fehmi’si girişini değiştirmiş ve […]