Şarabi – Beyoğlu

Hemen Çiçek Pasajı’nın girişinde yer alan bu restaurant, daha doğrusu “Şarapevi” epeydir denemek istediğim bir yerdi. Restaurant’nın alt katında Tophaneye kadar uzanan bir su geçidinin sarnıç bölümü olduğundan da çok merak ediyordum.

İstiklal’de öğlende serseri mayın gibi restaurant ararken algıda seçicilik olduğundan sanırım ayaklarım kendiliğinden “Şarabi”den içeri giriverdi. İçeride hiç müşteri yoktu. Servis veren görevliden alt sarnıç katına servis alabilirmiyim dedim, görevli ise sadece akşamları servise açılıyor, mümkün değil yanıtını verdi. Bunun üzerine hemen girişte cam kenarındaki bir masaya kuruldum. Sipariş olarak kavrulmuş sebze üzeri incik, ege salatası ve bir kadeh’te şef’in önerisiyle Kalecik karası sipariş ettim. Ve beklerken İstiklal’deki o mahşeri kalabalığın başımı döndürmesine engel olmak için, BB’de “Brickbreaker” oynayarak başımı döndürüyordum.

Güzel ve taze malzemeyle hazırlanmış lezzetli bir salata geldi, fakat İncik için aynı şeyi söylemem pek mümkün değil. Son derece sert olmuştu. Pek yenesi değildi. Bayağı bir boğuşma sonucunda üzerindeki etlerin ancak %60 kadarını yiyebildim.

Benim orada bulunduğum süre içinde yani 12:15 ile 12:55 arasında hiç müşteri gelmedi. Hesap geldiğinde ise bu müşteri durumu netlik kazandı, zira yediklerim 51 ytl tutmuştu.


Yayımlandı

kategorisi

,

yazarı:

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir