Sadece yemek yemek için Yunanistan – Dedeağaç’a gider misiniz? Biz gideriz. Konu yemek ise gerisi teferruattır zihniyeti biz ve bir grup arkadaşımızda yerleşiktir. Göreceğimiz yerlerle birlikte mutlaka nerelerde yiyeceğiz ve ne yiyeceğiz planı en baştan yapılır. Bu konuda sürprizlere çok fazla (Ama bazen sürprizler de güzel olmuyor değil hani) yer yoktur.
Dedeağaç denince hemen aklımıza iki şey geliyor. Deniz mahsulleri ve köfte.
Dedeağaçta köftecilerin neredeyse tamamı aynı sokağın üzerinde. Sahilde Erika Hotel’i bulup yan sokağından ilerleyin. O yolun üzerinde.
Biz ilk gidişimizde bu mekan gözümüze daha güzel ve otantik geldiğinden ‘Kanabidis’e oturmuştuk. Çok memnun kaldığımızdan her gidişimizde daima Kanabidis’te yedik. Muhtemelen o sokağın üzerindeki tüm restaurantlar benzer kalitede ama bizim deneyimlediğimiz Kanabidis. (ΚΑΝΑΒΙΔΗΣ)
Burada gelen tüm ızgaralar, patatesler ve hatta salata bile yaglı kağıt üzerinde servis ediliyor. Azcık yanları kıvrılıyor o kadar.
Buranın köftesi çok değişik ve lezzetli. Dışı son derece kızarmış ve içide pişmiş. Fakat içinin nekadar yumuşak ve sulu olduğunu hayal bile edemezsiniz. Sosis biraz sert ama ev yapımı lezzetli. Patates tam anne işi kalın doğranmış. Ve Greek Salatası enfes bir zeytinyağı ile servis ediliyor. Yanında Mitos bira. Bir de minik sıcacık taptaze servis edilen pitalar… Ve tabii cacığı atlamayalım.
Yenen herşey adet ile servis ediliyor. Köfteler bir hayli büyük. Normal biri 4 taneden fazla yiyemeyebilir. Bence siparişinizi azar azar verin. Aç karnına oturunca gözümüz dönebiliyor. Oldukça ucuz.
Çok keyifli ve lezzetli bir yer, Dedeağaç’a gelip denemeden dönmeyin.
Tam karşısında lokal bir erkek berberi. Duvarındaki yarısı kırmızı (Muhtemelen Türk tarafını kırmızı yapmak istemiş ama kuzeyi yerine doğusunu kırmızı yapmış) Kıbrıs haritasından, Epirus ve Yunan Makedonyası bayraklarından anlaşılan milliyetçi bir Komşu. Duvarda asılı objelerin arasında bir de kemençe var. Berberin önünde bir çeşme var.
Kemal Arslanbek için bir cevap yazın Cevabı iptal et